Viraj dönerken aracın arka kısmı savrulursa ne yapabiliriz?
Yolda bir viraja hızlı girdik veya yol yağış ve mıcır nedeniyle
kaygan... Bu tip durumlarda merkezkaç kuvveti nedeniyle aracın arkası
savrulmaya başlayacaktır.
Böyle bir durumda yapılması gereken şey daima direksiyonu aracın
kaydığı istikametin aksi yönde çevirip kontra vermektir. Bu direksiyon
hareketiyle aracın kayması durdurulabilir.
Kayma durduktan sonra direksiyonu eski konumuna getirerek doğru istikamete doğru gidebiliriz.
Hata virajda değil, sizde
Örneğin sağa virajda, aracımız sağa dönerken, arkası sola doğru kaymaya
başlayacaktır. Böyle bir durumda yapılması gereken şey direksiyonu sola
doğru çevirmek yani kontra vermek. Aracın kayması bittikten sonra
tekrar eski konumuna getirerek doğru istikamete gitmek.
Ancak aracımız virajda herhangi bir şekilde sağa ve sola savruluyorsa
şunu unutmayın ki siz bir hata yaptınız; riskli bir viraja hızlı
girdiniz.
Virajları dönerken nelere dikkat etmeliyiz?
Bir virajı güvenli bir şekilde dönmek için özellikle bilmediğimiz
yollarda, viraj öncesi direksiyon ve tekerlekler düz bir şekildeyken
frene basarız, hızımızı düşürürüz, gerekiyorsa vitesimizi ufalttıktan
sonra güvenli bir şekilde viraja gireriz.
Viraj içinde kesinlikle frene basma ihtiyacı hissetmeyecek bir hıza
inmemizde büyük yarar var. Virajı döndükten ve direksiyonumuzu
düzelttikten sonra tekrar gaza basmamız o virajı güvenli dönmemiz
anlamına gelir.
Hızınızı mutlaka düşürün
Virajı sağa veya sola dönerken diye değerlendirmek diye bir şey yok.
Her ikisi de aynıdır. Dolayısıyla hızımıza bağlı olarak bir ağırlık
transferi vardır. Bu ağırlık transferi aracın kontrolden çıkmasına
neden olan bir fizik kuralıdır.
Hızımız düşükse bu fizik kuralına karşı gelmemiz daha kolay. Hızımız
fazlaysa ağırlık transferi fazla olacağı için sağa veya sola viraj fark
etmez, her iki virajda da aracımız savrulabilir.
Viraj dönerken aracın ön kısmı kayarsa ne yapabiliriz?
Viraja girdik, direksiyonu çevirdik ve aracımız istediğimiz istikamete dönmüyor. Demek ki aracımız önden kaymaya başladı.
Böyle bir durumda yapılacak tek şey hızlı bir şekilde ayağımızı gazdan
kaldırmak, asla frene veya gaza basmamak ve aracın dönmesini
beklemektir. Gaza veya frene bastığımızda araç yine viraj dışına doğru
gitmeye devam edecektir.
Güvenliğimiz için direksiyonu nasıl tutmalıyız?
Direksiyon saat dokuzu çeyrek geçe gibi tutulmalı. Önümüze ani bir
engel çıktığında direksiyonu daha fazla çevirme yani daha fazla tur
attırma şansı ancak böyle elde ediliyor.
Şayet direksiyonu aşağıdan tutarsak bu hem çok az çevirme imkanı verir
hem de ani bir harekette kolumuzu ve bileğimizi zedeleyebilir.
Parmağıyla direksiyon çevirmek yanlıştır. Eller daima direksiyonda
olmalı. Vites değiştirdikten sonra da el hemen direksiyondaki yerine
gelmeli.
Güvenliğimiz için sürücü koltuğunda nasıl oturmalıyız?
Rahat ve güvenli bir sürüş için, öncelikle koltuk ayarımızın çok iyi
olması lazım. Öne çok yakın kullanan ya da koltuğu sanki yatarcasına
arkaya doğru ayarlamış olarak araç kullanan sürücüler var. Bu her iki
oturuş pozisyonu da yanlış.
Aslında doğru oturuş pozisyonu ancak direksiyonla ideal uzaklık
ayarlanarak bulunur. İlk etapta yapacağımız şey aracımızın koltuğunun
direksiyona olan mesafesini ayarlamak.
Doğru koltuk pozisyonu
Daha sonra sırtının çok kalkık veya çok arkaya yatık olmamasına dikkat
etmek. Bu ayarları yaptıktan sonra kolunuzu uzatın, bileğinizi
direksiyonun en üst noktasına koyun. Pedallarla mesafenin doğru
olduğunu, ayaklarınızın gayet uyumlu çalıştığını göreceksiniz.
Dizleriniz direksiyonun altına vurmayacak. Şu an ideal bir şekilde,
güvenli bir şekilde araç kullanmak için hazırsınız. Tabii ki emniyet
kemerimizi takıyoruz, aynalarımızı ayarlıyoruz. Ve artık güvenli bir
şekilde yola çıkmaya hazırız.
Yağmurlu zeminde araç kullanırken nelere dikkat etmeliyiz?
Biliyorsunuz yazın araç kullanan sürücüler zemin ıslak ve kaygan
olmadığı için daha kısa mesafede durma alışkanlıkları elde ederler.
Ancak özellikle İstanbul trafiğinde yağmur düştüğü an birçok trafik
kazası olur.
Sürücüler kuru zemine alıştıkları ve yakın takip yaptıkları için
yağmur, kar, buz veya mıcır nedeniyle kayganlaşan yollar tehlike
yaratır. Böyle zeminlerde fren mesafesi uzayacağı için kazalar
kaçınılmaz hale gelir.
Takip mesafenizi artırın
Dolayısıyla yağmurlu ve kaygan zeminli şartlarda fren mesafemizin de
uzayacağını unutmuyoruz ve bu nedenle muhakkak takip mesafemizi
artırarak öndeki aracı takip ediyoruz.
Yağmurlu havalarda yollarımızdaki altyapı eksikliği nedeniyle
göllenmeler olabiliyor. Şayet bu göllenmelere hızlı bir şekilde
girerseniz aracınızın lastiğiyle yolun teması su nedeniyle kesiliyor.
Biz buna aquaplaning yani su üzerinde yüzmek diyoruz.
Yoldaki su tehlike demektir
Böyle bir anda yapılacak hiçbir şey kalmıyor. Sadece sudan sağlıklı bir
şekilde çıkmak için dua edeceksiniz. Gaz, fren, veya direksiyonla
ilgili herhangi bir işlem yapmayacaksınız.
Aracınız zaten ağırlık istikametine gideceği için direksiyonunuzun son
noktasındaki çevirme pozisyonu ne ise sudan o şekilde geçmenizde yarar
var.
Buzlu zeminde araç kullanırken nelere dikkat etmek gerekir?
Kış şartlarını gördüğümüz zaman mutlaka hızımızı azaltıyoruz. Çünkü
artık tutunma çok az. Özellikle kışın don olacağını düşünürsek hava
şartları sertleştiği zaman daha da riskli bir zemin bizi bekler.
Fren mesafesi iki katına çıkar
Böyle durumlarda yapılacak tek şey hızımızı mutlaka aşağı çekmek ve
takip mesafemizi artırmak. Çünkü frene bastığımızda zeminde tutunma
olmayacağı için durma mesafemiz bazen iki katına kadar çıkabilir.
Dolayısıyla öndeki araca yaklaşmıyoruz, arkamızdan gelen ve bize
yaklaşan araç varsa ise sağ şeride geçip bizi geçmesine izin veriyoruz.
Buzlu zeminde ve yüksek hızda önünüze ani bir engel çıktığı an sizin
için artık yapacak hiçbir şey kalmamış demektir. Frene de bassanız,
aracınızın ABS sistemi dahi olsa sizin o engelden kaçma şansınız çok
düşüktür. Onun için kaygan ve buzlu zeminlerde mutlaka çok yavaş
gidiyoruz.
not: alıntı
|